2. Abdülhamid herkesten ve her şeyden kuşku duyardı. Kısacası vesveseli bir tipti. Sarayında bile sıradan muhafızlara güvenememiş ve kendisine yeni bir muhafız alayı kurdurmuştu. "Karakeçili Alayı" denilen bu alaydaki askerler ; Söğüt, Bilecik ve Eskişehir yörelerinde ikamet eden ; mertlikleri, cesaretleri ve dürüstlükleriyle tanınan Karakeçili Aşiretindendi. Osmanlı soyunun da bu aşiretten geldiğini savunan padişah, onlara "hemşehrilerim" diye hitap ediyordu. Onlara o kadar güveniyordu ki, her gece yatak odasının kapısının önünde bile bu askerlerden birisi nöbet tutardı.