eşek kulaklı midas efsanesi – Gökkurt Sözlük
Asur kaynaklarındaki ismiyle Muşkili Mita ya da Kral Midas MÖ 738 - MÖ 696 yılları arasında, başkenti Gordion olan Polatlı'da kurulmuş efsanelere konu olan Frigya kralıdır. Frigya Krallığı bolluk ve bereket içinde en parlak dönemini Midas zamanında yaşamıştır. Kral Midas'ın yaşamı ve ölümü üzerine yazılan birden fazla efsanede mevcuttur.Bu yazımızda bu efsanelerden Midas'ın kulaklarının eşek kulağına dönüșmesiyle ilgili efsaneyi anlatacağız..

Frigler, Yunan kökenli değildir ancak Yunan mitolojilerine konu olan bir medeniyettir. Yaygın olan görüş ise bunun sebebinin Kral Midas'ın Yunan kent devletleri ve kolonileriyle olan yakın münasebetinden kaynaklı olduğu yönündedir.

Gelelim hikayemize...
Bu konuda olayın başlangıcı ile ilgili yaygın olan iki farklı efsane anlatılmaktadır.

İlkinde Midas'ın sarayında gerçekleştirdiği bir eğlence sırasında Çobanların ve Ormanların Tanrısı Pan flütüyle orada bulunan insanlara müzik ziyafeti çekmektedir. Şaraplar içildikçe güzel ezgiler eşliğinde kafalar da güzelleşirken Kral Midas, sahip olduklarıyla övünerek kibirleniyormuş. Güneş ve Müziğin Tanrısı Apollon'un, Pan'dan daha güzel müzik yapamayacağını da söyleyince etrafındakiler onu bu şekilde konuşmaması için uyarmış çünkü herkes Apollon'a şirk koşanların akibetini çok iyi biliyormuş ancak kral bu durumu umursamayarak Apollon'dan karşısına çıkmasını istemiş. Herkesin şaşkın bakışları arasında öfkeli bir şekilde Apollon, bir anda Midas'ın karşısında belirmiş. Midas, Apollon'a müzikte o kadar çok iddalıysa eğer Pan ile yarışmasını ve ondan yeteneğini herkese ispat etmesini istemiş. Bütün bu olanları korkulu gözlerle izleyen Pan Tanrı olmasına rağmen Apollon'dan korkuyormuş ve bu talebi Apollon kabul etmiş ve yarışma başlamış.

Kazananı açıklayacak jüride Midas, baş yargıçmış ve yarışma başlamış Apollon'un lirinden dökülen ezgiler herkesi büyülemiş ve tam sonuç açıklanacakken Midas bir anda kalkarak kazananın Pan olduğunu duyurmuş. Bu adaletsiz karara Apollon bir hayli sinirlenmiş ve Midas'a dönerek ''müziğin iyisinden anlamayan kulak insan kulağı olamaz, sana eşek kulağı yakışır.'' diyerek onu cezalandırmaya karar verip salonu terk etmiştir.

Bir diğer hikayede ise olay şu şekilde gelişmiştir, Güneş ve Müziğin Tanrısı Apollon ile Kır Tanrısı Pan arasında bir enstrüman çalma yarışması düzenlenecektir. Bu yarışmanın karar verici yargıçlarından birisi Kral Midas diğeri ise Dağ Tanrısı Tmolos'dur. İlk önce Kır Tanrısı Pan Kavalıyla çok güzel ezgiler çalar ardından Apollon gümüşten Lir'i ile bütün herkesi adeta büyülemiştir. Sıra yarışmanın birincisini açıklamaya geldiğinde ise Tmolos oyunu Apollon dan yana kullanmış Midas ise Pan'a destek vermiştir . Bu duruma çok kızan Apollan adil davranmayan Midas'a o ünlü sözünü söylemiş ve onu cezalandırmıştır.

Her iki hikayenin de bundan sonraki kısmı şu şekilde devam etmektedir. Ertesi gün uykudan uyanan Midas kulaklarının üzerinde bir çift eşek kulağını görünce dehşete kapılmıştır. Bu halde halkın arasına çıkamayacağından berberini saraya çağırmıştır. Kulaklarının görünmemesi için berberine bir peruh yapmasını söyler ve bu durumu herhangi birine söylerse onu öldüreceğini de ekler bu durumdan korkan berber hayatı için sessiz kalmaya mecbur kalmıştır.

Söylentiler, dedikodular yayıldıkça berberin tutmaya mecbur olduğu bu hayati sırda günden güne berbere ağır gelmektedir. Bu sırrı saklamaya daha fazla dayanamayan berber kimseye söyleyemeyeceğinden bir kuyuya ( veya kazmış olduğu bir çukura) haykırmaya karar vererek ''Midas'ın kulakları eşek kulağı...
Midas'ın kulakları eşek kulağı ...'' diye bağırmıştır. Ancak kuyunun yanındaki kamışların rüzgarla birleşerek yankı yapan bu sesi yayabileceğini düşünememiştir.

Böylece bu büyük sır herkes tarafından öğrenilip alay konusu haline gelince Midas kulaklarını kestirmeye karar verir ve kestirir ancak kulakları tekrar uzar ve daha kötü bir hale bürünür. Kral Midas bu kulaklarla baş edemeyeceğini anlayınca Tanrıya yalvarmaya başlar Tanrı da bu yakarışa cevap verir ve onu affeder, ancak canını almak şartıyla sonra da kimse görmeden onu mezara gömer.

Tekrar gerçeğe dönecek olursak ;
Her yükselişin bir düşüşü olduğu gibi yıllar geçtikçe Frigya Krallığının gücü de azalmaya başlamıştır. Kral Midas'ın Gordion'u Kafkaslar üzerinden gelerek Anadolu'yu yerle bir eden Kimmer' ler tarafından M.Ö. 695 de yerle bir edilmiştir. Midas bu saldırıdan her ne kadar sağ kurtulsa da krallığının o yerle bir edilmiş hali onu haylice üzmüştür. Efsaneye göre bu duruma daha fazla dayanamayan Midas, boğa kanı içerek yaşamına son vermiştir. Fakat yapılan araştırmalarda, ölümüne sebep olan olayın intihar olmadığı, aksine kafatasının sağında tespit edilen bir darbeden kaynaklı olduğu hatta öldürüldüğü söylenmektedir.

Kral Midas'ın tümülüsü yani mezar odası arkeologlar tarafından Anka'nin Polatlı ilçesi yakınında bulunmuş ve bu gün gezilmeye açıktır.. Bu tümülüste bulunan, Midas'a ait olduğu idda edilen ve üzerinde bir çok incelemenin yapıldığı Midas'ın kafatası Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi'nde yer almaktadır.